A.Ş.K.K. ailesinin dünyasına hoşgeldiniz :))

İŞTE BİZ :)
ALTAN-ŞEBNEM-KARİN-KUZEY

 
Posted by Picasa

17 Ağustos 2009 Pazartesi

İKİZ BABASI OLMAK...

Posted by Picasa

Bir arkadaşım ikiz babası olmak nasıl bir duygu diye sormuştu. Bunu yazarken tam da bu sırada ikizlerim aynı anda uyandı ve eşim uyuduğu için tekrar uyuttum geldim. Ve bir kez daha onları uykuda izledim bi müddet... Şu an gecenin bir yarısı ve ben gidip bir de eşimi izledim uykuda...ve düşünceler sardı zihnimi.. İçim sıcacık oldu, tarifsiz bir huzur kapladı,hafiflemiş gibiyim..beynim mutluluk hormonu salgılıyor belli.. Biz erkekler, ebeveynlik konusunda eşlerimizin bir adım gerisindeyiz bence .. Anne- baba olma konusunda.. "baba" olma konusunda çok azımız "anneler" kadar başarılı.. Bence de hiçbir zaman "anne" gibi "baba" olamayacağız.. Cinsiyet farkı değil sadece.. Roller de değil yada yapılan işler, harcanan emekle çocuklarımızla geçirilen zaman da değil kastettiğim.. Kastettiğim şu ki, biz erkekler "baba" olmayı öğreniyoruz.. Ama eşlerimiz - kadınlarımız anne adayı olarak doğuyor ve sanki genlerde kodlanmış gibi, bir gün önce tanıdığımız, tanıdığımızı sandığımız eşimiz gebelik haberinden sonra birden ve zamanla gebelik sürecinde değişiyor sanki.. Olumsuz bir değişim değil elbet bu.. Bu sadece anneliğe başlangıç bana göre..yani genlerdeki kodlanmış annelik süreci, döllenmiş yumurtanın rahime düşmesi ile başlıyor ve doğum anına kadar gelişiyor.. Eşlerimiz "anne" olmayı o zaman yaşamaya başlıyorlar.. Ve bir çok erkek bu hamilelik - doğum sürecinde eşlerinin duygusallığını, ağlama nöbetlerini, gün be gün değişen psikolojilerini "kapris - dengesiz" diye niteliyor ne yazık ki ve uzak duruyor eşinden.. Oysa bilmediği bir şey var erkeklerin. Eşi, eşinin vücudu - kimyası anneliğe hazırlanıyor.. Başta yokken - önyargılıyken baba adayı.. Bebek doğunca "baba" oluveriyor birden... Oysa biz hiç yaşamadık o mide bulantısını, en sevdiğimiz yiyecek nasıl olurda kokusu rahatsız eder bunu anla(ya)madık.. Bebeğin hareket etmesi nasıl bir duygu, insan ne hisseder? Hiç birimiz yaşamadık bunu.. Sadece sorduk..en önemlisi içinde, hemen göbek deliğinin altında, senin vücüdunda, senin içinde seninle nefes alan, 24 saat beraber olduğun bir canlının olması, bir canlı yaşamın varlığı nasıldır, ne hissettirir, onunla yaşamak nasıldır hiç bir baba yaşamadı bunu.. Bebek doğunca "baba" oldu ama "anne" çoktan "anne" olmuştu bile.. Sadece neyi, ne zaman yapacağı, neyin ne anlama geldiğini öğretmek kalıyordu bebeklere.. "anne" bunu da "baba" dan daha kısa sürede öğrendi zaten "anne" olmanın avantajıyla...İmkan olsaydı eğer, eğer teknoloji gelişseydi o kadar bir erkek olarak hamilelik sürecini yaşamak isterdim, o kutsal görevi yerine getirip, en değerli hazinelerin taşıyıcısı - koruyucusu olmak isterdim ve biz babaların çok sonra kurabildiği ( bazılarının kuramadığı ) o duygusal bağı en başından kurmak ve yaşamak isterdim.. İşte eşlerimiz, işte siz kadınlar - anneler bu yüzden kutsalsınız bu yüzden bizlerden bir kaç gömlek üstünsünüz.. Biz sizin bildiğiniz bir çok şeyi ya bilmiyoruz ya da yavaş yavaş öğreniyoruz.. Siz "anne" liği en başından beri yaşarken biz doğumla birlikte "baba" lığı öğrenmeye çalışıyoruz..

A.Ş.K.K.'NIN A'SI...

2 yorum:

  1. şeyda yözdemir18 Ağustos 2009 05:47

    çook güzel bir yazı olmuş. harika tarif etmişsin tebrikler...

    YanıtlaSil
  2. ne güzel yazmışsın enişte

    baldız

    YanıtlaSil

İzleyiciler