A.Ş.K.K. ailesinin dünyasına hoşgeldiniz :))

İŞTE BİZ :)
ALTAN-ŞEBNEM-KARİN-KUZEY

 
Posted by Picasa

25 Eylül 2009 Cuma

Bir önceki blog yazımda (Hangi dil?) deneyimlerimi yazmıştım, şimdi de uzman gözüyle çocuklarla iletişim hakkında bir yazı yazdım, bu yazıyı aslında çok daha önce hazırlamıştım ama fırsat bulup da yayınlayamadım. Tam da bu arada bayram tatili yaptık ve tatil dönüşü çok sevgili arkadaşlarımıza (Okan ve Ebru ve yumurcakları Kaan) uğradık. Oradaki sohbetimizde Okan arkadaşımın çok güzel bir tespitini de buraya eklemek isterim (kendisi aynı zamanda meslektaşım olur ve her zaman da çok güzel tespit ve gözlemleri vardır :). Söylediklerini ve benim de ona söylediklerimi aynen yazıyorum:
Okan: Bizim çocuklarımızın dil gelişiminin bu kadar iyi olmasının sebebi, onlarla sürekli göz kontağı kurarak iletişime geçmemiz, aynı göz hizasında konuşmamız
Ben: Kesinlikle ve bunu tüm eğitim seminerlerinde anlatmamıza rağmen yapılmıyor, yapılamıyor, çünkü bu bir alışkanlık meselesi
Okan: Evet, alışmak gerekiyor, bir iki kez yapmakla olmaz

UZMAN BLOG YAZARI GÖZÜYLE "ÇOCUKLA İLETİŞİM"
Çocuğumuzla konuşurken;
• göz seviyesinde onu aktif olarak dinlemek,
• düşüncelerine ve tüm yaşadığı duygulara saygı göstermek,
• nasihat vermemek, bunu yerine doğru yolu ona buldurmaya çalışmak,
• benliğini zedeleyici ifadeler yerine, onun benliğini geliştirici ifadeler kullanmak,
• kendi düşünce, duygu ve isteklerinizi açık bir şekilde ifade etmek aranızdaki iletişimi kuvvetlendirecektir.

Sık görülen iletişim kazaları;

• YARIM YAMALAK DİNLEMEK; örneğin, tv izlerken ya da mutfakta iş yaparken, göz kontağı kurmadan dinleme davranışı
• NASİHAT VERMEK; “ben senin yaşındayken”, “senin yerinde olsam” gibi cümlelerle başlayan konuşmalar, “sana daha önce böyle yapmanı söylemedim mi?” gibi çocuğun kendini yetersiz hissetmesine sebep olacak ifadeler
• DUYGULARI İNKAR ETMEK; “üzülecek/korkacak/sinirlenecek ne var canım!!” gibi çocuğun da birtakım duygular yaşayabileceği ihtimalini yok sayan ifadeler
• ALAY ETMEK
• KÜÇÜK DÜŞÜRMEK; özellikle akranların arasında çocukların yetersizliklerini ortaya çıkarmak
• BENLİĞİ (KİŞİLİĞİ) ZEDELEYİCİ İFADELERLE ELEŞTİRMEK; “akıllı / yaramaz/ hareketli/ tembel/ çalışkan …vb çocuk” gibi çocukların isminin önüne birtakım (olumlu veya olumsuz) sıfatlar ekleyerek kişiliğine atıfta bulunmak, bu sıfatların çocuğun kişiliğini oluşturmasına sebep olmak

Çocuğumuzu anlamamızı engelleyebilecek tutumlar;
• Etiketlemek; “çok akıllı benim oğlum/kızım” “ne kadar da sakarsın” “çok dikkatsiz, hareketli” gibi ifadeler bir zaman sonra çocuğumuzun davranışlarını etkiler. Yani çocuklar bu etiketlere uygun davranmaya başlarlar.
• Çocukların yapabildiklerinden çok yapamadıklarına odaklanmak
• Çocuktan gelen “sinyal davranışlar”ın farkına varamamak; çocuklarımız yaşam içinde zorlandıklarında bize sinyaller gönderirler. Uyku ve/veya yemek problemleri, okul başarısızlığı gibi. Bazen bu sinyal davranışlar geçici olabileceği gibi kalıcı hale de dönüşebilir.
• Çocuğun duygu ve düşüncelerinden çok kendi duygu ve düşüncelerimize odaklanmak; kendi öfke ve üzüntümüze odaklandığımızda olaylar karşısında çocuklarımızın yaşayabileceği duyguları ihmal edebiliriz

İletişimde Altın Kurallar
• Empati
• Çocuğa sorumluluk verme
• Çocuğun kendine ve çevreye saygı duyması
• Davranışlarımızda tutarlılık
• Demokratik tutumlar
• Aşırı ödüllere ve aşırı cezalara “HAYIR”
• Elektronik bakıcılara “HAYIR”

Hepsinden önemlisi
ANNE BABANIN UYGUN MODELLER OLMASI

UNUTMAYIN, BUGÜN ÇOCUĞUNUZLA KONUŞTUĞUNUZ DİL, YARIN ONUN SİZİNLE, ARKADAŞLARIYLA VE KENDİ ÇOCUĞU İLE KONUŞTUĞU DİL OLACAKTIR



not: sevgili bıcırık yeğenim Nehir ve canım arkadaşım Nihan'a resim için teşekkür ederim :))

1 yorum:

  1. Öncelikle resmimizi yazında kullandığını görünce pek bir sevindim. Son derece bilgilendirici bir yazı oldu benim için her zamanki gibi yaptığım yanlışları farketmemi sağladın. Tüm annelerin ve babaların seni ve yazılarını takip etmesi gerektiğini düşünüyorum.

    YanıtlaSil

İzleyiciler